29 Temmuz 2007 Pazar

devam...



işte sana hazırladığım meyve tabağı... karpuza dikkat:)

# bak bu da bende yaptığın bi değişiklik, sana aşık olduktan ve hayatımda sen mutlu etmek öncül amaç haline geldiğinden beri, ben senin yiyeceğin karpuzun çekirdeklerini de ayıklıyorum:) arada olmuştur ayıklayamadığım ama o da ya çocuklardandır ya da aceleden falan...

# çayının şekeri var tabi bi de:) eğer sana çay koyarken, şekerini atıp karıştırmıyorsam, yani yapabilecekken yapmıyorsam,ben de bi "hal" var demektir.. alıştın ya:)

# kışın,sen duştan çıkana kadar iç çamaşırlarını ısıtıyorum mesela:)

# seni "tanıdıktan" sonra mesela, sen araba kullanırken gazeteleri sana sesli okumaya başladım.. ilgini çekebilecek haberleri seçiyor, sesli okuyor ve üzerinde seninle yorum yapıyorum... tabi çocuklar arabada diilse:) yoksa çok mümkün olmuyor....

bakma, bu liste daha çoooooook uzar.. ama hepsinin çıkış noktasında 2 şey var: birincisi, hayatın her noktasında, adımın olduğu her an hissettiğin/yaşadığın huzur olsun/mutluluk olsun istiyorum.. ikincisi de her ne olursa olsun seninle paylaşmak! ne olursa olsun... bu his, 4 yıldır her an böyle, umarım bi 34 yıl daha böyle olur..

sonrasına allah kerim:)