24 Mart 2008 Pazartesi

kırıntı




yaklaştırsana yavaş yavaş kendini bana
al içine tekrar, derinine sakla
kat kasırgana
.....................................
yürürüm ipte ,
ağım yokken hem de...
.....................................
aşk kırıntısıyla doymaktansa...
tek başıma,
aç kalırım,
bu hayatta!



20 Mart 2008 Perşembe

ama...

ölürüm yoluna, ölürüm de yine boyun eğmem..
yakarım dünyayı uğruna ama sana eğilmem..
öyle sınırsız öyle derin öyle çok severim ki korkarsın,
kuruyup çöle dönsem de pare pare olsam da yenilmem!

18 Mart 2008 Salı

sen olmasan....



"bütün tarihlerin miladı yüzünden başlar:senden öncesi/senden sonrası..

sen olmasan,böyle güzel gülmesen yazılacak nedeni de yok herhangi bir sevgilinin tarihçesinin...

kanattığın yerde acil şifalar bırakan gülüşün için.. senin için..."

şubat 2004 'ten haziran 2004'e kadar senin için yazdığım,hissettiğim, biriktirdiğim ne varsa toparlayıp sana doğum günü hediyesi olarak sunduğum "resimli kitap" ın, giriş yazısı buydu.. geçen gece elime geçti, okudum tekrar.. sevgiyle...

10 Mart 2008 Pazartesi

frezyalar şahidimdir..


seni seviyorum..
hergün daha çok , hergün daha çok..

senden ayrı geçen -sadece- birkaç saatin sonunda, yanına geldiğimde hala şükrediyorum.. ve hala sen evde yokken, çıkıp yatağımızda yatamıyorum .. tabi tartıştığımız zaman gidip yatıyorum sensiz ama inan bana uyuyamıyorum:) sen gelene ve her ne sebeple olursa olsun haklı olup olmamanın mutlu olmaktan daha önemli olmadığına mutlak inancımla sana sarılana dek uyku kıyılarına yanaşamıyorum.. önce bana sarılmalısın, konu her ne olursa olsun önce seni çok sevdiğimi sana bir daha söylemeliyim ve detayları sonra tartışmalıyız.. herşeyi çözebileceğimize, herşeyi aşabileceğimize olan güvenimizle..

senin gibi kokabilmeye kendilerini adamış dünyanın tüm frezyaları şahit olsun ki, sen benim ruhumsun.. elim , ayağım, dilimsin, gözümsün.. ben ne isem yarısı sensin....

5 Mart 2008 Çarşamba

korku(yorum)... çok!


bu aralar değişiğim ben biraz,biliyorum.. tahammülsüz.. çelişkili... zaman zaman da agresif..

korkularım var.. özellikle de bu aralar hiç olmadığı kadar artan korkular... çoğu da seninle ilgili, yersiz, abartılı, boğucu... en son okuduğum o "aşkı ne güzel anlatan" kitapta dediği gibi, "hep onun çocuk masumiyetini, içinde saklı olan o yaramaz çocuğu koruyan bir melek olduğuna inanırım ben..düşse, onun canı acımasın diye kendini yere serip onu kollayacak bir melek.. "

bu aralar o melek seni korumaktan vazgeçecek diye ödüm kopuyor... sebebi yok. ama sana bir şey olacak diye çok korkuyorum.. çok!

kabuslar görüyorum. insan her gece rüyasında kocasını görür mü?hem de yanıbaşında yatıp dururken..görüyorum..


sevgi üstüne...


Bütün kitapları yakmalı
Sevda üstüne ne söylemişlerse yalandır
Kitaplara göre insan
Karanlıkta yüzüne bin mumluk lâmba tutulmuş
Gözleri, yüreği kamaşmış insandır
Aptaldır, hastadır, kahramandır
Bütün kitapları yakmalı
Sevda üstüne ne söylemişlerse yalandır.
İçinde bir tek suret yaşayan yüreğe yürek mi derler
Bir tek yaprak veren dalın boynun burarlar
Bir tek meyve veren dalı keserlerİnsan dediğin bir buğday tarlası gibi olmalı
Esti mi rüzgâr bir değil milyonlar için esmeli
Bir tek meyve veren dalı kesmeli
İnsan dediğin derya misali
Üstünde milyonlarca dalgaİçinde kıyametler kopmalı
İnsan dediğin derya misali
Uçsuz bucaksız olmalı.

Gel çıkalım sevgilim gel
Gel kurtaralım birler hanesinden
Çekelim gidelim bir uçtan uca
Açalım yüreğimizin kapılarını sonuna kadar

Sevelim sevelim sevelim
Sevebileceğimiz kadar