23 Ağustos 2007 Perşembe

seni seviyorum


son "sarsıntımdan" sonra içimden pek bi şey yazmak gelmemişti buraya... kızgındım ya, kırgın..

sonra seninle konuşunca rahatladım biraz. bu tarafını seviyorum işte senin!

"tamam" dedin, "hatalı olduğum yerleri kabul ediyorum"

" ama sırayla gidelim ve ben önce bu anladığım tarafımı düzelteyim. diğerlerine sonra geçeriz, olur mu?"

olur...
seninle "biz" olup "ben" lerimizi didik didik etmemizi seviyorum ben..
birbirimizin nefes alışından halet-i ruhiyemizi anlamamızı seviyorum..
"bak, bunları konuşuyoruz ama kavga etmek istemiyorum" diye başlayan cümlelerini seviyorum...
seninle karşılıklı dedikodu yapmayı,
balkonda oturup magnum premium yemeği,
ilişkimiz tarhi boyunca, kurtlar vadisi, çemberimde gül oya, bir istanbul masalı'ndan sonra tiryakisi olduğumuz tek diziyi, lost'u izlemeyi seviyorum.
sen film seyrederken senin dizine yatıp uyumayı,
sonra senin gecenin birinde/ ikisinde "hadi hayatım odamıza gidelim" diyen sesini,
bunların bana verdiği huzuru,
sen evde yokken seni bekleyişlerimi,
sen gelmeden uyuyamayışlarımı seviyorum...
ben seni seviyorum, herşeyinle, her ikliminle...


8 Ağustos 2007 Çarşamba

tutsak gibi, enkaz gibi, kendim gibi


rgınım.

çok...

ağladım.

çok...



bu kez anladım, kuru dallardan yapma

bi köprüden geçiyorum..

ben ordaydım, erbabı yalnızları

yutan kentler biliyorum..

bu kez anladım,hüzünlerden bozma

mutluluklar yaşıyorum..

ben ordaydım,

acemi aşıkları boğan sular biliyorum..

ne müttefik belli ne sığınakların yeri


kaybettim bugün kendimi, hükümsüzdür,

sonu yok bunun, boşluklardan boşluk beğendim.

vazgeçtim bugün herşeyden halsiz şu kalbim.

kan revan içinde hep kanamaz denen yerlerim


hem

suçsuz

hem

güçsüz

hem

halsiz...


bu kez anladım, kartonlardan yapma

siperlere pusuyorum

ben ordaydım

huzurlu zamanları yıkan sorular biliyorum

6 Ağustos 2007 Pazartesi

dokunduğum en sıcak ağustos akşamı...


geçtiğimiz cumartesi günü...

yani 4 ağustos, yani tarihimizdeki en önemli/ en özel gün...

yüreğin mengenelerden çözüldüğü gün!

haftalar süren "acaba"ların, "belki"lerin, korkuların,endişelerin,soruların ve sorunların noktalandığı gün...

bugün sahip olduğumuz ne varsa, hepsine kucak açtığımız gün...

ki, haftalarca tüm bunları kaybetmenin sınırlarında dolaşmışken...

sensiz bi hayatın kıyısından dönüp, seninle dolu bi hayata "evet" dediğim,

neşeni neşem, sıkıntını sıkıntım bilmeye talip olduğum,

kapıdan içeri eğri odun sokmamaya and içtiğim,

hayatımda hiçbir şeyi için etmediğim kadar çok ettiğim dualarımın kabul olduğu,

içimde büyüyen hediyeye "hadi gel seni bekliyoruz" dediğimiz gün...

4 ağustos....

ömrümüzün tüm 4 ağustos'larında aynı şükürle ve heeeeeep beraber olmak duasıyla.

canuşkam,

seninle evlendiğim, eşin olduğum için çok memnunum ve seni herşeyden çok seviyorum.
kendimden çok!